Skip to content Skip to footer

Skolyoz ve Omurga’nın Her Türlü Sorununda Güvenilir Tedavi

Yetişkinlerdeki omurga eğriliği hakkında bilinmesi gereken 5 gerçek
Sağlıklı bir omurgaya arkadan bakıldığı zaman tüm omurların diziliminin aynı doğrultuda olduğu görülür. Ancak bu dizilimde herhangi bir nedenle sağa ya da sola doğru anormal bir eğrilik ortaya çıkması durumuna “skolyoz (omurga eğriliği)” denir. Omurga eğrilikleri çok farklı yaş gruplarını etkileyen önemli bir sağlık sorunu. Özellikle kişinin gündelik yaşantısını üzerine yaratabileceği olumsuzlar ve yaşam kalitesinde düşme ve kişide yarattığı estetik kaygılar omurga eğriliklerinin gecikmeden tedavi edilmesi gerektirmektedir. Yetişkinlik döneminde tanı konulan omurga eğriliklerinde altta yatan pek çok etken yer almaktadır. Daha erken yaşta oluşan eğrilik tanısı erişkin yaşa taşta konabileceği gibi, kişide daha önce hiç eğrilik olmamasına karşın farklı nedenlerle erişkin yaşında omurga eğrilikleri ortaya çıkabilmektedir. Sorunu ortaya çıkaran nedenler, kişinin fiziki durumu, yaşı, eşlik eden diğer hastalıklar gibi pek çok etken erişkin skolyozu tedavisinde gidilecek yolu belirler. İlk tanı konduğunda birçok kişi konuyla ilgili daha az bilgi sahibi olması nedeniyle endişeye kapılabilmektedir. Ancak yetişkin skolyozu tedavisinde bilgi sahibi olmak güçlü olmayı da beraberinde getirecektir. İşte yetişkin skolyozu tedavinizde sizin de kendinize yardımcı olacağınızı düşündüğümüz 5 ilginç gerçek….


1. Yetişkin skolyozu tedavisinde cerrahi ilk seçenek değildir
Yetişkinlikte skolyoz tanısı almış bir kişi tedavi için tek seçeneğin cerrahi olacağını ve tanı alır almaz büyük bir ameliyat yaşayacağından korkar. Ancak durum böyle değildir. Skolyoz hastalarının sadece çok küçük bir kısmında cerrahi gerekir. Tedavide öncelikle cerrahi dışı yöntemlerden yararlanılır. Bu şekilde hastaların çoğunda semptomları kontrol altında tutmak mümkün olabilmektedir. Yetişkin skolyozu tedavisinde öncelikle omurgayı güçlendirmek ve dengede tutmak amacıyla fizik tedavi uzmanının eşliğinde çeşitli fizik tedavi yöntemleri uygulanır. Aynı zamanda ağrı kontrolünü sağlamak için ilaç tedavisinden yararlanılır. Gerektiğinde tedaviye, faset eklemlerdeki ya da sinir basısı sonucu olan irritasyon ve yangıyı gidermek için non-steroidal anti-inflamatuar (NSAİİ) ilaçlar da eklenebilir. Tüm bu tedavilere yanıt vermeyip eğrilik artışı devam eden ya da ağrısı giderilemeyen kişilerde cerrahi gündeme gelir.


2. Omurgada eğriliğin konumu ve büyüklüğü yaşanacak semptomları belirlemez
Yaşlanmayla birlikte omurgada da bozulmalar görülür. Gittikçe zayıflayan omurgada eğrilik ortaya çıkar. Bazı kişilerde hiçbir belirtiye rastlanmazken, bazı kişilerde ise bacak ağrısı, özellikle yürüyüş sırasında bacaklarda uyuşma, karıncalanma ya da sırt ağrısı şeklinde şikayetler görülür. Omurgadaki bu bozukluklar zaman içinde bir omurganın altındaki omurgaya göre öne kaymasına (spondilolistezis) ya da arkaya kaymasına (retrolistezis) neden olabilir ve hastanın şikayetlerini ve sinir sıkışmalarını arttırıcı bir faktör olarak rol oynayabilir. Ancak semptomlar her hastaya göre farklılık göstermektedir. Bu nedenle skolyoz tedavisinde hastanın hikayesi ve semptomlar ayrı ayrı değerlendirerek hastaya özgü bir tedavi yaklaşımı belirlenmektedir.


3. Yetişkinlerde skolyozun iki şeklinden biri görülebilir
Yetişkin dönemde ortaya çıkan skolyozun iki ana nedeni bulunur. Çocukluk ya da ergenlik döneminde başlayıp ilerlemesine devam eden idiopatik skolyoz yetişkinlik döneminde de en sık rastlanılan türdür. Erişkin idiopatik skolyozda da altta yatan neden tam olarak bilinmemektedir. Çoğunlukla erken dönemde hiçbir belirti vermeden ilerler ve yetişkinliğe kadar teşhis edilemez. Bazı durumlarda da eğri ilerledikçe yetişkinlik döneminde bazı belirtilerin görülmesine neden olur. Yetişkin dönemde en sık görülen ikinci skolyoz tipi “yetişkin dejeneratif skolyoz”dur. Omurganın yaşlanmayla birlikte bozulması sonucu ortaya çıkan dejeneratif skolyoz en çok bel bölgesinde görülür.


4. Sigara içmek bel ve sırt problemlerine yol açarken, tedaviyi de olumsuz etkiler
Yetişkinlikte skolyoz tedavisi görenlerin bireysel olarak da bazı konulara dikkat ekmeleri gerekir. Bunların başında da sigara bırakmak gelmektedir. Sigara sırt ve boyun problemlerinin önlenebilir nedeni olarak gösterilirken tedavideki başarı şansını da yüzde 20 civarında düşürmektedir. Sigara kan dolaşımını önleyerek dokunun beslenme güçlüğü yaşayıp kendini tamir etme yetisini azaltmaktadır. Yani dokuda hızlı bir yıpranma ve biyolojik yaşlanma gözlenmektedir. Böylece tedavide de istenilen sonuca ulaşmak güçleşmektedir.


5. Skolyoz egzersiz yapmanıza engel değildir
Erişkinlerde skolyoz tanısı konması hastanın faaliyetlerini kısıtlayacağı anlamına gelmemektedir. Tam tersine, bir uzman kontrolünde gerçekleştirilecek egzersiz programlarıyla semptomların önüne geçmek ya da azaltmak mümkün olabilmektedir. Egzersiz sırt kaslarını da güçlendireceği için kişinin hareket kabiliyetinin artmasını sağlamaya yardımcı olacaktır. Bununla birlikte kilolu kişilerin egzersiz yardımıyla kilo kontrolü sağlamaları yine skolyoz belirtilerini azaltmaya yardımcı olacaktır. Hastada, yetişkin skolyozuna neden olabileceği gibi skolyozun artmasına da neden olabilen osteoporuz varsa ona yönelik tedavinin de yapılması gerekir.